Üye Bilgileri.size uygun bölümden devam ediniz.sitemizdeki online işlemlerden yararlanabilmek için kayıt olup parolanızla giriş yapmanız gerekmektedir. |
22 Şubat 2018 Toplumsal muhalefet halkevi göz altılarını protesto etti “Toplumsal muhalefet susturulamaz, gözaltılar serbest bırakılsın” Halkevleri Genel Başkanı Dilşat Aktaş ve 17 halkevi üyesi ile öğrenci kollektifi üyelerinin sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek gözaltına alınması, meslek örgütleri, demokratik kitle örgütleri, siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları tarafından basın açıklaması yapılarak protesto edildi. Toplumsal muhalefet, “Memleketi susturamazsınız. Gözaltılar serbest bırakılsın” diyerek tepki gösterdi. Mimarlar Odası Ankara Şubesinde yapılan basın toplantısına, Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri Namık Kemal Kaya, CHP Milletvekilleri Ali Şeker, İlhan Cihaner, Murat Emir, Şenal Sarıhan, Veli Ağbaba, Selin Sayek Böke, Orhan Sarıbal, Necati Yılmaz, Nurhayat Altaca Kayışoğlu, KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, TMMOB Genel Sekreteri Dersim Gül, TMMOB İKK sekreteri Özgür Topçu, TTB İkinci Başkanı Sinan Adıyaman, ATO Başkanı Vedat Bulut, 2 Temmuz Pir Sultan Abdal Kültür Vakfı Başkanı Murtaza Demir, İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, HDP Parti Meclis Üyesi Ali Özkan, Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nden ihraç edilen Prof. Dr. Nejla Kurul, Halkevleri GYK üyesi Candaş Türkyılmaz, Memlekete Sözümüz Var İnisiyatifi’nden ve Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ, Savunma Hareketi’nden Avukat Hayati Küçük, Halkevleri Hukuk Dairesi'nden Avukat Sercan Aran, KHK ile ihraç edilen Veli Saçılık, SES Eş Genel Başkanı İbrahim Kara ve çok sayıda STK temsilcisi ile demokratik kitle örgütü temsilcisi katıldı. Susmayacağız, korkmayacağız ülkeyi onlara teslim etmeyeceğiz Ankara Tabip Odası Başkanı Vedat Bulut iki hafta önce TTB’ye yönelik göz altıları hatırlatarak, “Bugün Halkevleri Eş Başkanı Dilşat Aktaş, halkevi üyeleri ve öğrenci kollektifleri üyeleri gözaltına alındı. Bu süreçte barış, emek, demokrasi diyenler hükümetin hedefindedir. Bu özgürlüklerin kısıtlandığı ortamda yurt ve yurt içinde saygınlığımızı düşürmektedir. Bu uygulamaları şiddetle kınıyoruz. Faşizan bir süreç içindeyiz” dedi. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Her gün bir gözaltı yaşıyoruz ağzını kim açarsa kim konuşursa kim onları eleştirirse, kim bu gidişattan rahatsızlık ve mutsuzluk duyduğunu ifade ederse, göz altılarla susturulmaya çalışılıyoruz. Bu süreç Hitler dönemini artık geçmiş dönemde. Ne zaman nasıl kapımızı çalacaklarına dair hiç kimsenin beklemeye susmaya ve onların bize söylediği gibi biat etme zorunluluğumuz yok. Çünkü biz çocuklarımıza yaşanabilir bir ülke kurmak için söz verdik. Bu sözü de Dilşat Aktaş ile birlikte bu masada verdik. Bugün arkadaşlarımız sosyal medya paylaşımlarından kaynaklı gözaltına alınıyorsa aslında gözaltına alınan hepimiz, yüreğimiz, ruhumuz, sözümüz, bizi aslında teslim almaya çalışıyorlar. Tabipler ve Dilşat gözaltına alındığında biz gözaltına alındık” diye konuştu. Candan, sözlerine şöyle devam etti: Gözaltına alınan bütün arkadaşlarımızın ortak yanı bu memleketin sattırılmaması, Cumhuriyet değerlerinin ve özgürlüklerin daha geliştirilmesine yönelik söyledikleri sözlerden kaynaklıdır. Bugün resmi gazetede 14 şeker fabrikasının satışa çıkartıldığını gördük. Yani Cumhuriyetin gerçekten dişle tırnakla elde ettiği bütün değerleri satılırken ne Dilşat, ne biz susarız ne de buradaki insanlar susar. Bu gözaltıların derhal serbest bırakılmasını ve susmayacağımızı, korkmayacağımızı ve bu ülkeyi onlara asla teslim etmeyeceğimizi biz 1919’da başlayan mücadelede öğrendik. Bu mücadelenin 100.yılı olan 2019‘da Cumhuriyetin demokrasi ile taçlanacağı bir yıl olacak.” Mücadele edeceğiz, susmayacağız Siyasi Parti temsilcileri, demokratik kitle örgütleri ve STK temsilcilerini ise düşüncelerini şöyle ifade etti:
KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik : Türkiye'de tek adam tek parti rejimi inşası için muhalefet üzerine operasyonlar yapılıyor. Halkevleri 86 yıldır kamunun özelleştirilmesine, kentsel dönüşüme karşı mücadele ediyor. Türkiye’deki tek adam tek parti rejimine karşı mücadele edeceğimizi, susmayacağımızı ifade ediyoruz. Baskı gözaltı ve tutuklamalarla aykırı seslere tahammül olmadığını bir kez daha gördük. Arkadaşlarımız bir an önce serbest bırakılmalı
Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şükran Doğan: İfade, basın, örgütlenme ve düşünce özgürlüğünün ayaklar altında olduğu bir dönemi yaşıyoruz. Tek adam tek parti rejiminin inşasının önünde engel teşkil eden tüm emek ve demokrasi güçlerine karşı baskıcı politikaların arttığını yaşayarak görüyoruz. Ülkemize barış gelsin özelleştirmeci neoliberal politikalar terk edilsin istiyoruz. Bu mücadeleden ne biz ne de bu salondaki arkadaşlarımızla birlikte olmaktan vazgeçeceğiz. Gözaltılar baskılar mücadele edenleri yıldırmadı ve yıldırmayacak, gözaltılar derhal serbest bırakılsın.
HDP Parti Meclis Üyesi Ali Özkan: Halkevleri, halkların mücadelesinde direniş hattı oluşturmuştur. Dünyanın hiçbir yerinde Türkiye dışında barışın yasaklandığı olduğu bir ülke görülmemiştir. Tek adam faşizmi bu olsa gerek. Barışın savunulması yasak. Faşizm bir çıkmaz ve açmaz içerisindedir. İçerde de kaybetmek üzere oda bunu biliyor. Toplumu kutuplaştırarak kendi iktidarını perçinlemeye çalışıyor. Faşizmi yıkmak için güçlerimizi birleştirmeliyiz. Arkadaşlarımızın bir an önce serbest bırakılmasını talep ediyoruz.
Dayanışmayı yükseltirsek bu baskı politikası sonuç vermeyecek İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan: Birlikte mücadele etmenin ve dayanışmayı en yoğun şekilde göstermeliyiz. Bu sistemi adını koymaya gerek yok. Sürekli kendini yaşatmak için toplum üzerinde, toplumsal muhalefet üzerinde baskı kurarak kendi ömrünü uzatmaya çalışan bir siyasi iktidar pratiği ile karşı karşıyayız. İçerde ve dışarda savaş politikası yürütüyor. Halk evleri halkın haklarını ve barışı savunduğu için buna karşı çıktı. Evrensel bütün sözleşmelere göre barışı savunmak haktır. Barışın olmadığı yerlerde diğer insan haklarından bahsedemeyiz. Kesintisiz bir şekilde barışı savunmaya devam edeceğiz. Dayanışmayı yükseltirsek bu baskı politikası sonuç vermeyecektir.”
Savunma Hareketi’nden Avukat Hayati Küçük: Bu süreçte avukat arkadaşmıız deniz Özbilgin hakkında gözaltı kararı var. Bu süreçte sadece demokratik haklarını kullanan, ifade özgürlüğü kapsamında görüşlerini sosyal medya ve diğer mecralarda ifade eden onları hukuki süreçlerde savunan avukatlarda aynı baskıyla karşı karşıyalar. Savunmaya ağır bir saldırı söz konusu . Bu süreç bir an önce sonlandırılması ve OHAL’in bir an önce bitirilmesi gerekiyor. İfade özgürlüğünü ihlal eden haksız göz altıların sonlandırılması gerekir.”
Halkevlerini susturamazsınız Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nden ihraç edilen Prof. Dr. Nejla Kurul: OHAL koşullarında etkin muhalefeti kaldıracak her yola başvurulduğunusöyledi. “Cumhur” adı altında AKP-MHP ittifakının ilan edildiğine dikkat çeken Kurul, “Bu salonun bileşimi de Türkiye muhalefetini yansıtmaktadır.
CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker: Saray rejimi Cumhur İttifakı ile faşizmini bizlere dayatmak ve iktidarını uzatmak istiyor. Bunun karşısında kim direnç gösteriyor ise gözaltına alıyor ve tutukluyor. Onlar TTB ve Türkiye Barolar Birliği’nin adındaki Türk’ü çıkaracağına, Ensar’da çocuklara tecavüz eden Muharrem Büyüktürk’ün soyadındaki Türk’ü çıkarsınlar. Yerli ve milli diyerek şeker fabrikalarının özelleştirilmesine karşı mücadele edecek Halkevleri üyelerini gözaltına alıyorlar. Halkevlerini susturamazsınız ve biz de onlara destek olmaya devam edeceğiz.
Halkevleri GYK üyesi Candaş Türkyılmaz: Bu göz altılar nafile çabalardır. Halkın hakları mücadelesi kişiye dayalı bir mücadele değildir. Halkevleri halktır, halkın olduğu her yerde halkevleri vardır. Geçtiğimiz haftalarda yaşanan bir taciz vakasının ardından polise ve adliyeye giden bir kadının kendisiyle ilgilenilmeyince Halkevlerine başvurdu. Bu memleketin gerçeğidir halkevleri. Vatandaşın hakkını arayacağının adresidir. Halkevleri olarak bu memleketin dört bir yanında dersini, doğasını, eğitimini, sağlığını savunduk. Onlar rahatsız olmaya devam etsinler. Bu memlekette eşitlik ve yurtseverlik ayağa kalktı gümbür gümbür geliyor. Çünkü artık Türkiyeleşmiş bir mücadele var.
Halkevleri Hukuk Dairesi'nden Avukat Sercan Aran: Hakkında yakalama kararı çıkarılan 18 kişiden 12'sinin gözaltına alındı. Dosyada gizlilik var ve bize yakalama tutanağı dahi verilmedi. Gözaltı sebebi savaşa karşı barışı savunmak. Üç gerekçe olduğunu var. Bunlar Halkevleri'nin Afrin operasyonuna yönelik açıklaması, binalarındaki 'savaşı savunmak suçtur' afişleri ve Halkevleri Eş Genel Başkanı Dilşat Aktaş’ın TTB önündeki konuşmasında 'Tayyip Erdoğan diktatör olsun diye sağlık hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz' sözleridir.
Dilşat Aktaş ve arkadaşları derhal serbest bırakılsın Memlekete Sözümüz Var İnisiyatifi’nden ve Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ: Siyasi iktidar ihtiyaç duyduğu baskı rejimini mütemadiyen sürdürüyor. Hak eşiklik ve özgürlük temeli taleplerde bulunan herkes gözaltına alınıyor ve tutuklanıyor. Dilşat Aktaş ve arkadaşlarının derhal serbest bırakılmasını istiyoruz.”
Öğrenci Kollektifleri adına Umut Deniz Yorulmaz: Bugün öğrenci kolektiflerinden üniversiteli arkadaşlarımızda gözaltına alındı. Arkadaşlarımız üniversiteler de barışın laikliğin bayrağını taşıdıkları için gözaltına alındılar öfkeliyiz. Gençliğin öfkesi AKP7nin bu zulmüne karşı koşacaktır. Üniversiteli gençlik kampüslerde olduğu gibi sokaklarda da barışın laikliğin özgürlüğün yanında olacaktır.
Pir Sultan Abdal Derneği Gençlik Sorumlusu Sercan Aydoğan: Kaymakamlık Alevilerin ciddi tehdit altında olduğunu Alevi derneklerine saldırı olabileceğini belirterek bizleri çağırdı. Bizde bunun yürütülen politikaların muhalefete yönelik baskının bir ürünü olduğunu belirttik. Ciddi anlamda Alevileri kuşatma altına almış durumdalar. Bu anlamda tedirginiz. Biz birlikte olursak bu savaş ortamını ezeriz dedik. Gözaltına alınan arkadaşların serbest bırakılmasını istiyoruz.
TMMOB Genel Sekreteri Dersim Gül: Halkevlerine karşı yapılan tek adam diktatörlüğünün kurumsallaştırmaya yönelik bir sürecin devamıdır. Hem toplumu teslim almak hem de toplumun örgütlü kesimlerini susturmak ve sindirmek için yapılan bu operasyonları kınıyoruz. Gözaltılar serbest bırakılmalı.”
TTB İkinci Başkanı Sinan Adıyaman: Halkevlerinin TTB olarak yanındayız ve yanında olmaya devam edeceğiz. Bundan 10 gün öncede TTB7ye yönelik bir gözaltı süreci gelişmişti en de dahil olmak üzere 11 arkadaş gözaltına alındık. Toplumsal muhalefete bir gözdağı verilmek isteniyor. Ancak biz beraber ve yan yana olursak toplumsal muhalefete devam ederiz ve bu işin üstesinden geliriz. Gözaltına alınan Halkevlerine sonsuz desteğimiz vermek için tüm gücümüzle buradayız.”
2 Temmuz Pir Sultan Abdal Vakfı Başkanı Murtaza Demir: Faşizmin ayak izleri değil artık kendisi geldi. Çünkü Hitler Almanyası’ndaki faşizmin sürecine baktığımızda benzer olayların yaşandığını görüyoruz. TTB ve Halkevleri toplumda önemli bir yer tutuyorlar. Sürekli teyakkuz halinde olmalıyız ve dayanışma içinde olmalıyız. Toplantının ardından alkışlarla Halkevleri Genel Merkezi’ne ziyarete gidildi. TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şube Basın Birimi
Tweetle
Okunma Sayisi : 4561
|
Adres : Konur Sokak 4/3 06420 Yenişehir / Ankara • E-posta : info@mimarlarodasiankara.org Telefon : 0 312 4178665 • Faks : 0 312 4171804 • GSM Santral : 0 533 4777967 |
Son Güncelleme : 05.12.2024 - 09:09:18 Şu an 1 kişi online | Hukuki Şartlar ve Gizlilik Hakları |