Sosyal medya kanun teklifi

Türkiye’yi sosyal karantinaya alarak bir sosyal cezaevi haline getirme teklifidir

TBMM Başkanlığı’na sunulan sosyal medyaya ilişkin düzenlemeleri içeren kanun teklifi, bugün ülkemizde giderek tek seslileşen basın ve medya alanını kontrol altına alan iktidar anlayışının, kullanıcıları giderek artan sosyal medya alanını da kontrol altına alarak ifade özgürlüğünü engelleme ve toplumu tamamen susturmaya yönelik çabasıdır. İnternet, dünyaya açılan kapı ve iletişimin özgür kanalı olarak dünyanın birçok ülkesinde, tek seslileşen medyaya karşı sesini duyurabilen ve sosyal medya üzerinden gündem yaratarak toplumsal reflekslerin hızlıca verilebildiği, özgür seslerin mecrası haline gelmiştir. Bu yasa taslağı, otoriter rejimlerin bu alanı kısıtlamalarının, gözetlemelerinin, manipüle etmelerinin ülkemizdeki yansımasıdır.

Türkiye, fikirlerini özgürce yazdığı için sabaha karşı saat 04:00 te kapıları çalınarak gözaltına alınan tutuklanan, erişim engeli koyulan bir büyük sosyal gözetleme ortamına dönüşmüş ve sosyal mecra alanlarında (twitter) hesap kapatma başvurusu yapma talebinde birinci sırayı diğer ülkelere bırakmamıştır.  

TBMM’ye sunulan bu yasa taslağı, ağırlaşan otoriter bir rejim altında gelecek günlerin ne denli karanlık olacağını göstermektedir. Trollerle kontrol edilemeyen ve yıldırılamayan sosyal medya alanındaki ifade özgürlüğünün bu yasa taslağı ile kontrol altına alınması, kullanıcıların bilgilerine erişilmesi, Türkiye’yi sosyal karantinaya alarak bir sosyal cezaevi haline getirecektir.

Türkiye’de internet ortamı her alanda, bilimin, teknolojinin, demokrasinin ve özgürleşmenin ifade alanı olarak geliştirilmek durumundadır.

Birçok alanda iktidarların, duymamızı ve bilmemizi istemedikleri pek çok bilginin hepimize ulaştığı başta Atatürk Orman Çiftliği ve Kaçak Saray mücadelesi olmak üzere, kent ve mimarlık alanında talan ve mücadele sürecinde özgür etkileşim alanımız olan ve mücadelenin uluslararası boyuta taşınmasında etkili bir mecra olarak kullanılan sosyal medya alanının kontrol altına alınmasını, Türkiye’nin iktidarın sosyal bekçileri ile çevrilmiş sosyal bir cezaevine dönmesini reddediyor, sosyal medya yasa taslağının sansür, susturma ve toplumu esaret altına almanın aracı olduğunu görüyor, tüm toplumu bu yasa taslağına karşı sözünü söylemeye, taslağın geri çekilmesi için mücadeleye davet ediyoruz.

TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu